Özdilek
Cavit İnam
Cavit İnam

BARIŞ NASIL SAĞLANACAK…

Barış ikliminin hakim olduğu bugünlerde sonuca nasıl ulaşılacağı konusunda tam bir konsensüs sağlanamamış, sürecin işleyişi net bir şekilde belirlenememiştir.

28 Nisan 2013 Saat: 09:08

Bu nedenle  toplumsal kafa karışıklığı devam etmekte, süreç belirsizliğini korumaktadır. Buarada   insanlarımızın barışa hazırlama konusunda, hükümetçe öngörülen “Akil İnsanlar” komisyonu oluşturularak, göreve başlamıştır.

Terörün yarattığı yıkım ortamının, toplumsal bir bezginlik yaratması  nedeniyle  terör  ortamının sonlandırılarak, kamuoyunda, barışa ulaşma ihtimalinin heyecan ve umutla karşılandığı görülmektedir. Şiddetin terk edilerek, barış dilinin egemen kılınmasına onay verildiği anlaşılmaktadır.

Barış konusunda genel bir mutabakat sağlanmasına karşın, çözüme hangi yöntemlerle ulaşılacağı konusunda farklı görüşlerin belirmesini;  bu süreci onaylamayan kişi ve kurumlarının tepkisini ve eleştirilerini çok doğal karşılamak gerekmektedir.  Tevfik Fikret’in;  “müsademe- i efkar barika- i hakikatten doğar” veciz sözünün de vurguladığı gibi, barış konusunda düşüncelerin ortaya konmasının, fikirlerin çatışmasının,  ülkemiz açısından çok önemli bir sorunun çözümü noktasında avantaj bile olduğunu, sürece olumlu yönde katkı yapacağını hesaplamak icap etmektedir.

Ancak ,  çözüm sürecinin oluşması ve sonuca ulaşması konusunda yapılacak öneri ve eleştirilerin ideolojik bakış açısından ve önyargılardan arındırılması, komplo teorileri ile ilişkilendirmekten kaçınılması  gerekmektedir. Dünyamıza egemen olan küresel sistem içinde yer aldığımız, ülkeler arası ilişkilerden, konjonktürel  gelişmelerden etkilendiğimiz unutulmamalıdır. Sorunumuza çözüm arayışında asıl olan, ülkemizin menfaatlerinin ve halkımızın çıkarlarının korunmasının olduğu düşünülmelidir. Netice itibariye  terörün sonlandırılmasından, akan kanın durmasından, kaynaklarımızın israfının önlenmesinden ülkemizin ve vatandaşlarımızın kazançlı çıkacağı bilinmelidir.

“Miska-i Milli” sınırları dahilinde, ülke bütünlüğünün korunacağı konusunda şüphe duyulmamalıdır. Burada esas olanın;  farklılıklar içinde, farklılığımızı kabul ederek birlikte yaşama irademizi kayda geçirmek olduğu bilinmesi ve kabul edilmesidir. Barış konusunun ulusal bir meselemiz  olduğu unutulmamalıdır. Sürecin;  hiçbir siyasi parti veya görüşün tekelinde olmadığı, sorunun çözümünün ulusal bir meselemiz olduğu ön kabulü ile işe başlanılmalıdır. Özellikle kendini solda tanımlayan kişi ve kuruluşların ve entellektüellerin  bu süreç destek vermesi savundukları ideolojinin gereği olduğu unutulmamalıdır.

Sürecin başarısı ve başlangıcı;  demokratik kazanımların geliştirildiği, çağdaş bir anayasanın hazırlanması ile mümkün olabilecektir. Demokratikleşme sorunsalının;  halkımız ve ülkemiz açısından hayati bir önemde olduğu bilinmelidir. Bölgesel güç, lider ülke ve çekim merkezi olma açısından barış sürecinin varacağı nokta önem taşımaktadır. Yeri gelmişken otoriter bir başkanlık sisteminin ülkemiz deneyim ve gerçekleri ile örtüşmediği gerçeğinin altını çizmek, bu konuda net bir tavır belirlemek gerekmektedir. Demokratik parlementer sistemin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi yönünde çaba sarf edilmelidir. Barışa giden yolda;  Başkanlık sorunun pazarlık konusu yapıldığı yolundaki söylentilerin sürece zarar  vereceği  gerçeği dikkate alınmalıdır.

Barış sürecinin yeni bir anayasa ile hayata geçirilebileceği gerçeğinden hareketle;  işe vatandaşlık tanımı ile başlamak gerekmektedir.  Vatandaşlık tanımının,  tüm etnik kimlikleri kapsayacak şekilde düzenlenmesi  ile anayasal çalışmalara başlanılmalıdır. Bu süreçte; mezhepsel farklılıkların özenle gözetilmeli, kamu imkanlarının adil dağılımı önemsenmeli, tüm vatandaşlarımızın mağduriyeti giderilmeli, eşitlikçi yapı gözetilmelidir.

“Ademi- i Merkezi Yönetim” modeli esas alınmalıdır. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ve yetki aktarımı sağlanmalıdır. Bu konuda;  Avrupa Birliği “Yerel Yönetimler Özerklik Şart” modeli esas alınmalı, bu konuda bazı maddeler üzerine konulmuş olunan çekingeler kaldırılmalıdır. Yerinden yönetim modeli bölünme değil , aksine,birlikte yaşamanın koşullarını sağlanacağına inanılmalıdır.

Bireyin , Devlet  karşısındaki  konumunun güçlendirildiği, katılımcı anlayışın geliştirildiği yapı önemsenmelidir. Bu bağlamda; “Partiler ve  Seçim Kanunu “mutlaka değiştirilmeli, seçim barajı makul düzeye çekilmelidir. Lider sultasının sonlandırılması, parti üyelerinin etkin konumda olması sağlanmalıdır.

Kamunun hesap verirlilik ve şeffaflık ilkesi mutlaka kurumsallaştırılmalıdır. Güçlü yerel yönetimlerine vatandaşların aktif katılımın sağlanması, denetleyici konumda olması, sistemin işlemesi açısından hayati önemde olduğu unutulmamalıdır. Tüm bu önermelerimizin, kuvvetler ayrılığının esas alındığı parlementer sistem içinde uygulanabilirliği düşünülmelidir.

Hukuk sistemimizin iyileştirilmesi ve geliştirilmesi esas alınmalıdır. Çağdaş standartları yakalamış, siyasetin etki alanına çıkmış yargı düzeninin varlığı ülkemizin geleceği açısından hayati önem taşımaktadır.  Yasalar yanında, demokratik  yapının gözetilmesi açısından;  hukuk eğitiminde yeni standartlar uygulanmalıdır.

Barış sürecinin başarı ile sonlanması ;  ülkemizin küresel sistem içindeki pozisyonunu olumlu yönde etkileyecek, bölgesel güç olma şansını yaratacaktır. Bu bağlamda;  her kesimin bu sürece olumlu yönde katkı vermesi gerekmektedir. Demokratik standartların geliştirildiği, barış ikliminin hakim kılındığı bir yapının ülkemiz ve insanımız açısından çok yararlı sonuçlar doğuracağı unutulmamalıdır.

Vicdanımızı ideolojik önermelerin ipoteğinden arındırarak, ülkemizin geleceği açısından büyük önem taşıyan barış sürecine destek vermeli ve katkı sağlamalıyız. Mutlu,huzurlu ve müreffeh ortak  geleceğimizi  birlikte inşa etmeliyiz.

Saygılarımla,

Cavit İNAM

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Yerel seçim başarısı, demokrasi açısından umut oluşturmuştur!14 Nisan 2024 Saat: 13:23
Mahalli seçimlerde, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)'in, "Türkiye İttifakı" söylemi ile, birinci parti olarak elde ettiği büyük başarı, demokratik güçler açısından, geleceğe yönelik umut oluşturmuş, sevinç yaratmıştır.
"İzmit Kent Lokantası" ve sosyal belediyecilik29 Şubat 2024 Saat: 23:04
Sosyal belediyecilik ve halkçı uygulamalar doğrultusunda; İzmit Belediye Başkanı, Sayın Fatma Hürriyet Kaplan'ın girişimlerini takdir ile karşılıyorum.
Kayıp Roma Başkenti Nikomedia, bu konferansla taçlandırıldı27 Kasım 2023 Saat: 16:43
İzmit tarihini arıyor. Bu doğrultuda yapılan arkeolojik çalışmaların tanıtımına yönelik; Nikomedia: Roma İmparatorluğu Başkenti'nden, Türk Endüstri Başkentine temalı konferans harikaydı.
CHP’de değişim ve iktidar umudu23 Kasım 2023 Saat: 14:44
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içinde, seçim yenilgisinin ardından dile getirilen değişim talebinin, yakın ayda yapılan, olağan kurultayında delegeler tarafından karşılık görmesinin sağladı.
CHP kongresi, toplumsal umutları yeniden yeşertti!6 Kasım 2023 Saat: 23:41
CHP'nin anılan kongresi itibariyle, toplumsal umutların yeniden yeşermesi sağlanmıştır.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat