Özdilek
Yücel Alpay Demir
Yücel Alpay Demir

Zorunda Olan Kadınlar Hakkında!

Okumak ve iş hayatında ki hak ettiği yeri almak, bir zamanlar pek çok kadının hayali idi.

30 Haziran 2025 Saat: 22:24

Ekmeğini eline almak ve kimseye muhtaç olmamak!

İsteyenler için bir ayrıcalık, istemeyenler içinse belki sadece farklı bir yaşam seçeneği...

Bu haklarını elde eden hayallerini gerçekleştiren kadınlar şimdi memnunlar mı bilemem ama,

İş hayatına kadının varlığı arttıkça, önce zorunlu ihtiyaçlar, ardından hayatı kolaylaştırdığı düşünülen yenilikler, sonrasında ise, satın alabilmek için çalışmak zorunda kaldığımız araç gereçler yavaş yavaş arttı, sonra da kontrolden çıktı.

Okumak çalışmak isteyen kadının sayısı arttıkça, okumak ve çalışmak istemeyen kadınlar da mecbur kaldı çalışmaya!

Okumasa bile en azından çalışmaya!

***

Bu döngüde, evinde bağ ve bahçesinde aile bütçesine katkı sağlayan, eken, biçen, diken, ören kadın artık her sektörde çalışmak zorundaydı.

Artık çalışan kadınların evleri için daha fazla eken, biçen, diken, ören kadın çalışana ihtiyaç vardı!

Ne yazık ki, her kadın hayal ettiği gibi öğretmen, doktor, avukat, hakim-savcı olamıyordu.

Kaldı ki, bu meslekler de kendi içinde hem anne hem eş olmak durumunda olan kadınlar için erkeklerden daha fazla zorluklar barındırıyordu.

Kadın, istemese de ağır işlerde, uzun mesailerle ve düşük ücretlerle çalışmak durumunda kaldı.

Çünkü; okumayan, çalışmayan aile bütçesine katkı sağlamayan kadın neredeyse kalmamıştı,

Gerçi çoğu ya markette tekstilde fabrikada ya da asgari ücretle daha zor bir işte…

Üstüne bir de ev işleri!

***

Kadın çalışma hayatına girince, pek çok yeni sektör gelişti.

Anne baba, Dede Nine gözetiminde ve terbiyesinde geleneksel yöntemler ile büyüyen çocuklar için, mecburen kreşler, anaokulları açıldı.

Bu okullara da kadın öğretmenler, kadın bakıcılar, evlerde dadılar!

Çocukları okula götürüp getirecek servisler, servislerde güvenliği sağlayacak servis anneleri, sınıf anneleri gibi yeni ve mecburi iş sahaları ortaya çıktı.

Özellikle okullarda kadın güvenlik görevlileri!

Sonra da bu çocukların bozulan duygu durumları için, psikologlar, psikiyastristler…

Çoğu da haliyle kadın!!!

***

Çalışan kadının artan ihtiyaçları, özellikle tekstil ürünleri, makyaj malzemesi, kıyafet ve ayakkabıya olan talep, bu sektörlerde daha fazla kadın çalışan ihtiyacını doğurdu.

Öyle ya çalışan kadın şık ve bakımlı olmalıydı!

Üretildikten sonra, bu ürünleri satan mağazalarda tezgahtarlık yapacak kadın çalışanlar, hesapları tutacak muhasebeciler, insan kaynakları uzmanları...

Bu kadınların yemek ihtiyacını karşılayacak firmalarda çalışacak kadın aşçılar, kadın garsonlar, kadın temizlik personelleri...

Çalışan kadının evini temizleyecek, gündelikçi kadınlar!!!

Benzin istasyonlarında kadın pompacılar, kadın tır şoförleri, inşaat tepelerinde kadın mühendisler, kadın kepçe operatörleri, kadın taksiciler ve televizyonlarda kadınları iş dünyasına özendiren programlar yapan kadın sunucular…

***

Ne olmadı ki kadın! Polis oldu, Asker oldu, hatta Terörist bile oldu!

Geçen sosyal medyada bir video da denk geldi, dağda bayırda tipi kaymış insanlıktan çıkmış anne olması aile kurması sevmesi, sevilmesi çocuk doğurması kendini ve yaşadığı çevreyi güzelleştirmesi gereken bir kadın, in’e benzeyen bir mağaranın önünde eline tutuşturulmuş otomatik tüfekle proletarya, diyalekt, feodal, sınıfsal bilmem neler neler zırvalarken izledim, acıdım “zavallı”

Bu yoğun tempoda strese ve baskıya dayanamayan, mücadele içerisinde öfkesine yenik düşen cinayet de işleyen, hapse giren kadınlar oldu!

Kadın hapse girince, kadın gardiyanda lazım oldu haliyle.

***

Sabahın alacakaranlığında ruhu uyanmadan yatağından bedenini kaldırmak zorunda olan, akşam eve dönünce ev işleri bitmeden yatağa giremeyen nice yorgun kadınlar...

Vardiyaları denk gelmediği için haftanın bazı günleri eşiyle, çocuğuyla görüşemeyen, hızla akıp giden hayata yetişemeyen kadınlar...

Uykusunu alamadan kalktığı yatağa yorgun, bitkin bazen de mutsuz giren kadınlar...

Kadın, bu yoğun tempoda çoğu zaman istemediği rollerin içine de sürüklendi.

Mutlu olamadığı için mutlu edemeyen kadınlar!

Eşine yetemeyen kadınların boşluğunu doldurmak için her geçen gün daha fazla hayat kadını!

Kadın eskortlar!

Öyle ya!

Eline ekmeğini alan, erkeğe muhtaç olmayan ama!!!

Erkeğe muhtaç olmadıkça da yalnız kaldı kadın, şimdilerde eşinden ayrı yaşayan kadın sayısı az değil!

Öyle ya ekmeğini eline aldıysa kendi kendine de yetiyorsa geçimi, neden derdini çeksin elin oğlunun!

İşte bu düşünce kaderi olacaktı o kadının doğurduğu oğlunun!

***

Ve bu durumlar pek çok toplumsal sorunu beraberinde getirdi, hatta daha da getirecek gibi!

Çünkü erkek sadece erkek iken, kadın anne, abla, bacı, kayınvalide, hala, teyze, gelin, görümce…!

Üstüne bir de çalışma mecburiyeti binince!

Çoğu kadın artık hakkı olduğu istediği için değil, mecburen çalışıyordu.

***

Çalışma hayatında kadın sayısı arttıkça, iş dünyası erkeğe olan bağımlılığını da yitirdi.

Çalışmak zorunda kaldığı için, pek çok sektörde erkekten daha düşük maaşla, erkeğin yaptığı her işi, hatta erkeklerden daha güzel yapabilen kadın sayısı arttı.

Yetenekli ve düşük ücretle çalışan kadın sayısı arttıkça iş dünyası erkek çalışana karısının çalışmasına mecbur bırakmayacak ücretleri vermek istemedi!

Vermedi de!

Kadın çalıştıkça ve çalışan kadının ihtiyaçları arttıkça...

Servise yetişmek zorunda kalan, büyükşehirlerde birkaç vasıta değiştirerek işe gidip gelen kadın sayısı arttıkça!

Daha yorgun, daha mutsuz, daha çok başı ağrıyan....

Aile içi geçimsizlikler, şiddet ve bu travmalarla büyüyen çocuklar...

Yoğun tempo, düzensiz ve sağlıksız beslenme bozulan vücut ve ruh düzeni sonucu, sağlıksız ve ya özel gereksinimli doğan çocuk sayısında ki artış!

Anne babaları ayrıldıktan sonra gereksiz yere şımartılarak travmaları katlanan çocuklar ve bu çocukların kuracağı evlilikler...

Yeni dünya düzeni kadını istemediği çalışma hayatına mecbur ettikçe, erkeklerin mutlu olma ihtimali de azaldı!

Haberlerde, gazetelerde, sosyal medyalarda ve komşu evlerin ses geçiren duvarlarında da şahit olduğunuz üzere 3. dünya savaşı bombasız yıkılan hayallerde mutlu olamayan kadınların ve erkeklerin zihin dünyasında yaşanıyor, atom bombalısı nükleerlisi çıksa kaç yazar!

#diyedüşündüCka.

 

 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Nefes Alamıyoruz!29 Mayıs 2025 Saat: 06:53
Vücudumuzun ve organlarımızın sağlıklı çalışabilmesi için, yapmamız gereken en önemli şey, doğru nefes almak.
Kocaeli Üniversitesinde Yaşananmaması Gerekenler Hakkında!13 Mayıs 2025 Saat: 10:35
Şehrimizin iki önemli markası var, bunlardan 1.si Kocaelispor, 2.si Kocaeli Üniversitesi.
Ve bu iki gurur kaynağımız son 1 haftadır sadece şehrimizin değil tüm ülkenin gündeminde!
ŞUŞU!15 Nisan 2025 Saat: 11:56
Şimdilerde çocuklarınızı ekmek almaya yollayabiliyor musunuz bilmiyorum ama, biz yarışırdık!
Gidilmesi, gidilince de dönülmesi en zor şehir!8 Nisan 2025 Saat: 13:06
3 günlük bir zamanınız var ve tatil planı yapıyorsunuz, İlk 3 şehir düşünseniz Van ilimizi kaçıncı sıraya koyarsınız?
ANGUT!3 Nisan 2025 Saat: 12:29
Yer yer hakaret ve ya aşağılama için kullandığımız Angut ifadesinin,
Tüm Yazıları