Özdilek
Kadir Uğur Yılmaz
Kadir Uğur Yılmaz

Laiklik kavramı, Osmanlı'nın son dönemlerinde ve Türkiye

Laiklik kavramı, Osmanlı'nın son dönemlerinde ve Türkiye’de Cumhuriyetin ilk yıllarından bu yana birçok kez tartışmaya açılmış, farklı görüşler ve anlayışlar ortaya konulmuştur.

29 Kasım 2024 Saat: 15:44

Ancak laikliğin temelinde din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması yatar ve bu ayrılık dinin bireylerin özel yaşamına saygı gösterilmesi gerekliliğini ifade eder. Laiklik, halk arasında sıklıkla dinsizlik ya da dine karşı bir tutum olarak algılansa da gerçekte bu kavram, devletin tüm inançlara eşit mesafede durmasını, her bireyin inancını özgürce yaşayabilmesini sağlayan bir yönetim modelidir.

 

Türkiye’de laikliğin temel amaçlarından biri, dinin devlet işlerine ve kamu yönetimine müdahil olmamasını sağlamaktır. Bu anlayış, Kur’an ve sünnete de uygun bir yaklaşımdır. Kur’an, inanç özgürlüğüne vurgu yaparak “dinde zorlama yoktur” ilkesini ortaya koyar. Laiklik de tam olarak bu özgürlükçü bakış açısına dayanır. Laik bir düzende Müslüman bireyler, inançlarını kamusal alanda da yaşama özgürlüğüne sahiptir; ancak bu hak, başkalarının inanç özgürlüğünü kısıtlamaz. Böylece toplumdaki tüm bireylerin hakları korunur, dini çatışmaların önüne geçilir, ortak yaşam alanlarında huzur sağlanır.

 

Ancak laikliğin temel düşmanları, din üzerinden siyaset yapan veya çıkar sağlayan din tüccarlarıdır. Bu kişiler, dini kavramları kendi menfaatleri doğrultusunda kullanarak halkın inanç dünyasını manipüle eder ve toplumsal huzuru bozarlar. Bu yaklaşım hem İslamiyet’e hem de laik düzene aykırıdır. Dinin maneviyatını bir ticaret aracına dönüştürmek, inançların yozlaşmasına ve toplum içinde kin, nefret ve kutuplaşma yaratılmasına neden olur.

 

Laik düzen, yalnızca Müslümanların değil, farklı inanç gruplarının ve inançsızların da huzur içinde yaşamasını garanti eder. Toplumdaki bu çeşitlilik, laikliğin sağladığı bir güvencedir. Devletin tarafsızlığı sayesinde ibadetler ve inanç pratikleri kişisel özgürlükler çerçevesinde serbestçe yapılabilir. Bu ortam, dinin siyasete alet edilmesini önleyerek, İslam’ın bireylerin özel yaşamında ve vicdanında derinleşmesine imkân tanır.

 

Türkiye gibi çok farklı kültürleri ve inanç gruplarını barındıran bir ülkede, laikliğin doğru anlaşılması, toplum barışının sağlanması açısından büyük önem taşır. Laiklik sadece bir yönetim biçimi değil; aynı zamanda İslam’ın ahlaki ve vicdani temellerine de uygun bir toplumsal düzenin ön şartıdır. Dini inançları sömürmeden, her bireyin inancına ve vicdanına saygı gösteren bir toplum, ancak laiklik ilkesi sayesinde gerçek anlamda adil ve özgür olabilir.

 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Yeniden Doğuşun Adıdır: Kocaelispor20 Nisan 2025 Saat: 23:13
Kocaelispor şampiyon oldu.
Enflasyon Düşüyor mu, Düşürülüyor mu?11 Şubat 2025 Saat: 11:12
Aralık ayında açıklanan enflasyon rakamları, iktidarın zafer çığlıklarıyla duyuruldu.
Yangının Külleri ve Vicdanların Sessizliği24 Ocak 2025 Saat: 10:55
Bolu Kartalkaya’daki otel yangını, hepimizin vicdanına düşen kara bir leke olarak tarihe geçti.
Kahrolsun İstibdat, Yaşasın Hürriyet!21 Ocak 2025 Saat: 13:45
Ümit Özdağ’ın tutuklanması, sadece bir siyasetçinin özgürlüğüne vurulan darbe değil, Türk milletinin iradesine ve ifade özgürlüğüne zincir vurma girişimidir.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat