Özdilek
Fikret Gökmen
Fikret Gökmen

Hızlı trenle seçime doğru

Hızlı trenle seçime doğru Ülkede bir şeyler o kadar hızlı seyrediyor ki

17 Ekim 2022 Saat: 22:16

Ülkede bir şeyler o kadar hızlı seyrediyor ki, tüm öngörüler nakavt. Asgari ücret net 5.500 TL’ye yükseltilince bir iki ay iyi gibi geldi. Sonrasında ufaldı gitti. Şimdi söylentilere göre yılbaşında 10 bin TL’ye yükseltilecek. Bununla birlikte bankalardan düşük faizli tüketici kredileri pompalanacak. Tekrar pembe bir ortam yaratılarak şirin görünme sağlanmaya çalışılacak. Mümkün olduğunca dolara baskı yaparak aşırı yükselmesinin önüne geçilerek enerji fiyatları da bir yerlerde tutulmaya çalışılacak. Piyasada şişirilen bu paralarla tüketim artacağından enflasyon TÜİK’e göre bile %200’leri geçeceğinden bu pembe tablo en fazla iki ay sürecek, muhtemelen nisan ayında da seçime gidilecek. Görünen senaryo bu. Tekrar tutar mı?

            Tutarsa da sonu nereye gideceği meçhul. TÜİK 14 Ekimde bir rapor yayınladı. Raporda tarımda üreticilerin üretim maliyetlerindeki artışın %156 olduğu belirtildi. Ülkenin nereye doğru gidildiğinin yönünün tespitinde, devlet rakamları bile çok önemli göstergedir. Tarımda yıllar itibarıyla üretim maliyet fiyat artışları şöyledir;

- 2020 Eylül Sonu Artış %18

- 2021 Eylül Sonu Artış %23,35

- 2022 Eylül Sonu Artış %156

            Sadece ürün üretiminde ilk kullanılan (DAP) gübre 2021 sonu ton 11 bin TL iken, 2022 9 ay sonu 18.600 TL olmuş dokuz aylık artış %70’ler düzeyinde yapılan istatistiklerde tarımsal alanların azaldığı, tarımla uğraşanların SGK verilerine göre azaldığı düşünülürse ülkeyi tarımsal alanda çok önemli sıkıntılar beklediğini söylemek kehanet olmayacaktır.

            Birde yukarıda belirtmeye çalıştığım üzere, yılbaşında piyasaya para pompalayarak, yani bir mutluluk ortamı yaratmanın yaratacağı fiyat artışlarının %250 – 300’lere gitmesi olası bir durumdur. Böyle bir duruma düşmemenin tek çaresi üretimdir. Ne yazık ki üretimde artışlar yaratamıyoruz.

            Bir seçimin ülkeye bu kadar büyük bir yük yüklemesinin faturasının geleceğimizi daha da kötüleştireceği endişesi duymaktayım.

            Tüm istatistiklere bakıldığında üretimdeki artışların, enflasyon artışının dörtte biri kadar olmadığı düşünülürse, para basarak bol miktarda piyasaya para sürülmesi doğal olarak TL’de aşırı değer düşmelerine neden olacaktır. Değeri düşen paranın, yani satın alma gücü kalmayan paranın elimizde nicelik olarak çok olmasının hiçbir anlamı yoktur.

            Özetle üretim artışını hedeflemeyen bu eylemler, enflasyona çare olacak önlemler olmayıp, olumsuzluğu daha da körükleyen eylemlerdir. Keşke TL’nin satın alma gücü artsa, ücretler artmasa da olur.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Borç halkın, fayda mültecilerin21 Nisan 2024 Saat: 11:17
Pandemi dönemi tüm dünya için zor bir dönemdi.
Vergi ve delik cep14 Nisan 2024 Saat: 13:10
Maliye Bakanlığı vergi kanunları ile ilgili köklü değişiklikler yapma hazırlığı içinde.
Yerel Seçimler ve CHP8 Nisan 2024 Saat: 07:56
Yerel seçimlerden Cumhuriyet Halk Partisi beklentilerin de üstünde önemli bir başarı sağladı.
Firmalar dikkat!31 Mart 2024 Saat: 16:13
Yerel seçimler bitti. Olağanüstü bir durum olmazsa, 4 yıl
ülkede seçim atmosferi olmayacak.
Bu nasıl israf?24 Mart 2024 Saat: 23:32
Seçim sürecinin son haftasına girdik. Benim gibi, bir an önce bitsin diye bekleyen milyonlar olduğuna inanıyorum.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat