HALKIN PARTİSİ YENİDEN YÜKSELİYOR

CHP’nin Yeni Liderliği ve Türkiye’nin Umudu

Yazı Dizisi – 3. Bölüm

Özgen Sarıkaya

Siyasal tarih, kriz dönemlerinde ortaya çıkan liderlerle, halk desteğini yeniden örgütleyebilen hareketlerle yeniden yazılır. Türkiye bugün böyle bir dönemin içindedir. Siyasal iktidarın otoriterleşme eğilimi arttıkça; halkın değişim ve adalet talebi daha görünür, daha örgütlü, daha kararlı hale gelmektedir. Bu dönüşümün merkezinde ise Cumhuriyet Halk Partisi yer almaktadır. Geçmişte “devletin partisi” olarak kodlanan CHP, artık halkın umudu, değişimin ve demokrasi mücadelesinin asli gücüdür.

Özgür Özel’le Yükselen Yeni Dönem

Cumhuriyet Halk Partisi'nin tarihsel kimliği, çok defa büyük kırılmalar ve yeniden doğuşlarla şekillenmiştir. Bugün yaşanan ise bu tarihsel mirasın çağdaş bir yeniden yorumudur. Özgür Özel’in genel başkanlığa gelmesiyle birlikte CHP'de yalnızca bir isim değil, bir siyaset tarzı da değişmiştir.

Özel’in liderliğinde parti, daha genç, daha kapsayıcı, daha sokağa dönük ve daha cesur bir çizgiye yönelmiştir. Bu yönelim, özellikle Ekrem İmamoğlu’nun tutsaklığı sürecinde gösterilen kararlılıkla kendini göstermiş; her hafta meydanlara inen, halkla iç içe duran bir genel başkan profiliyle halkın güvenini yeniden kazanmıştır.

Bu yalnızca bir imaj değil; siyasal örgütlenmenin yönünün değişmesidir. CHP artık salt Meclis siyasetiyle sınırlı bir aktör değil, yerel yönetimlerden mahalle örgütlerine kadar tabana yayılan bir halk hareketidir.

%40'ı Aşan Oy Desteği: Halk CHP’de Ne Buluyor?

Son kamuoyu araştırmaları, CHP'nin oy oranının %40'ı geçtiğini, Cumhur İttifakı'nın ise %25'lere gerilediğini göstermektedir. Bu veriler, seçmen davranışında yapısal bir kırılmaya işaret etmektedir. Halk, artık CHP’yi yalnızca “muhalefet” değil, iktidar alternatifi olarak görmektedir.

Peki bu yükselişin arkasında ne var?

Tutarlılık: CHP, ekonomik kriz karşısında emekliyi, asgari ücretliyi, esnafı önceleyen tutarlı bir muhalefet hattı izlemektedir.

Belediyecilik Başarısı: İstanbul, Ankara, İzmir ve Mersin gibi büyükşehirlerdeki sosyal belediyecilik uygulamaları, halkın yaşamına doğrudan dokunmuştur.

Kurumsal Yenilenme: Gençleşen parti kadroları, kadın temsiliyetinin artması ve parti içi demokrasinin güçlenmesi, seçmende güven duygusunu pekiştirmiştir.

Kararlılık: Yargı ve medya üzerinden gelen baskılara rağmen geri adım atmayan, aksine daha da örgütlenen bir CHP görüntüsü, halkla kurulan bağı sağlamlaştırmıştır.

Sadece Bir Seçim Değil, Toplumsal Sözleşme

CHP’nin yükselişi, sadece oy oranlarıyla açıklanamaz. Bu aynı zamanda bir toplumsal dönüşüm arzusudur. Halk artık yoksulluktan, adaletsizlikten, liyakatsizlikten, baskıdan yorulmuştur. Bu yorgunluğun karşısına CHP, sadece eleştiren değil; çözüm öneren, projelerle gelen, ülkenin dört bir yanında hizmet üreten bir yapı olarak çıkmaktadır.

Bu nedenle bugün yaşanan değişim; bir iktidar değişimi değil, bir siyasal rejim değişimi talebidir. Ve bu taleplerin en güçlü taşıyıcısı CHP'dir.

Umudu Büyütmek: Geleceğe Yönelik Bir Vizyon

Özgür Özel’in liderliğindeki CHP, artık yalnızca günü kurtaran değil; geleceği planlayan, ortak akılla yöneten bir siyaset üretmektedir. İklim krizi, eğitim reformu, kadın hakları, genç işsizliği, dijitalleşme gibi alanlarda hazırlanan kapsamlı programlar, CHP'nin “hazır bir iktidar” olduğunu ortaya koymaktadır.

CHP artık sadece bir eleştiri platformu değil, bir yönetim alternatifidir. Ve bu yönetim iddiası, halktan alınan destekle beslenmektedir.

Sonuç: Karanlığı Aydınlığa Dönüştüren Bir Parti

Bugün Türkiye’de halk, karanlık bir dönemi yaşarken; CHP, bu karanlıkta bir meşale gibi yükseliyor. Özgür Özel’in liderliği, Ekrem İmamoğlu’nun cesareti, yerel yönetimlerin başarısı ve örgütlerin direnci, bu partiyi yeniden “halkın partisi” yapmıştır.

İktidar baskı ile susturmaya çalıştıkça, CHP daha çok konuşmakta, daha çok halkla buluşmakta, daha çok büyümektedir. Çünkü bu partinin arkasında sadece bir tarih değil, bir halk vardır. Ve o halk, artık susmayacağını, sabretmeyeceğini, yönetime talip olduğunu haykırmaktadır.

CHP, artık yalnızca geçmişin değil; geleceğin de partisidir.