ATATÜRK’ ün “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim” vecizesi lafta kalmamalı…
Hangi spor dalı ile uğraşırsanız uğraşın, rakibe saygı göstermek, sporun temel felsefesidir. Unutulmamalıdır ki rakiplerimiz; bizlerin, sporcuların, takımların var oluş sebebidir aslında…
Spor ahlakı, sporcunun önce kendisine, sonra rakiplerine, hakemlere, izleyicilere ve tüm kamuoyuna saygılı olmasına dayanan bir hayat görüşüdür. “Her ne pahasına olursa olsun, her yol mübahtır “ inancıyla kazanmayı reddetmektedir. Sporun etik ve ahlakını, yine sporun kendi kuralları ve bu kuralları da toplumun değer yargıları oluşturur. Sporun kuralları asla toplumsal değerlerin dışında düşünülemez.
Spor ahlakı; sosyal, politik ve ekonomik ilişkilerin bütünü olup, toplumsal değerlerin de göstergesidir. Sporcunun rakibe ve kendi şahsına olan saygısının ifadesidir. Spor ahlakı; sportmenlik, sağlığa, birlik ve beraberliğe, kardeşliğe, dostluğa dayanan temel insani değerleri içerir. Sporcunun rakibine ve kendisine olan saygısının ifadesidir. Spor ahlakı; sportmenliğe, sağlığa, birlik ve beraberliğe, kardeşliğe, dostluğa dayanan insani değerlerdir.
Sportif olaylar düzenli ve standart bir ortamda adil kurallarla oynanmalı ve evrensel değerlere saygılı olmalıdır. Rakibe fizyolojik ve psikolojik zarar vermemek, rakibi oyunun bir ortağı olarak görmek ve saygılı olmak gerekir. Etik değerler içinde rekabet, olumsuz etkileşimlerin olumluya dönmesini sağlar ve böylece seyredilebilir, yaşanabilir bir faaliyet ortak noktasında buluşmaya katkı sağlar, küresel bir dostluk kapısıdır aslında ahlakla yapılan spor ve ahlaklı sporcu…
Bu işi bir meslek olarak gören profesyonel sporcular açısından bakarsak; toplumsal değerler ön planda tutulmalı, spor ahlakı olmayan sporcu ve yöneticiler derhal uzaklaştırılmalıdır. Nitekim o ülkenin ve ülke halkının gelişmişlik düzeyinin önemli bir göstergesidir spor esnasındaki ahlaki davranış ve etik kurallara olan saygısı… Dürüstlüğü, kazanmanın da önünde gören duyarlı bir halk kitlesi… Dürüst oynanan bir oyunda biliriz ki; rakip üzerinde asla zor ve şiddet kullanılmaz. Yenilen rakibe saygı duyulur. Çünkü, insan onuruna karşı duyulan bir saygıdır bu... Onurlu ve başarılı bir rakiple yarışmak ve yenmek kişisel onur açısından da yücelmek demektir. Unutmayalım ki; oyunu kurallarıyla oynayarak kazanmak bütün oyuncuların ortak amacı olduğu zaman bir spor ahlakından söz edilebilir.
“Sevgi ve Sporla Kalın”