Bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olduğu için, çok ağır seyretmeyen soğuk algınlıklarında düşük tempolu egzersiz yapmak iyileşmeye katkı sağlayabilir...
Soğuk algınlığı hafif seviyedeyse ve ateşiniz yoksa, düşük tempolu egzersiz yapılmasında sakınca yoktur. Hatta egzersiz, geniz yollarını açar, burun tıkanıklığını gidererek size hızlı iyileşmeniz konusunda yardımcı bile olabilir. Gribal semptomlar boynun yukarısında ise yani tüm vücudu etkilememişse rahatlıkla hafif tempoda egzersiz yapabilirsiniz. (Bu semptomlar: yaygın görülen soğuk algınlığı, burun akması, burun tıkanıklığı, hapşırma, hafif boğaz ve baş ağrılarıdır.)
Grip ve soğuk algınlığı başlangıcında hissedilen kırıklık hissinin, kendinizi koruyarak yaptığınız düşük tempolu bir yürüyüşle geçmesi mümkün. Yani, ağırlık antrenmanlarından değil, orta ve düşük tempolarla yapılan, kişiyi asla zorlamayan ama terleyerek rahatlanabilecek kardiyovasküler aktivitelerden bahsediyoruz. Örneğin, koşu yerine yürüme, yüzme çalışmaları yapmak iyi bir seçim olabilir. Kış mevsiminde soğuk algınlığına yakalanma riskini azaltmak için doktorlar egzersiz öneriyorlar. Pek çok araştırma gösteriyor ki egzersiz; bağışıklık sisteminin soğuk algınlığı ve grip gibi basit enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı oluyor. Egzersiz ayrıca biliyorsunuz ki kalp hastalığı, tip 2 diyabet, osteoporoz ve bazı kanser türlerinden korunmada yardımcıdır.
Öte yandan astım veya ağır grip, soğuk algınlığı belirtileri varsa egzersiz yapmadan önce bir hekime danışmakta fayda var. Ağır soğuk algınlığı, grip ve astımla egzersiz yapmak; öksürük, hırıltı ve solunum yetmezliği gibi artan solunum sorunlarına neden olabilir. Ateşli bir soğuk algınlığınız varsa egzersiz vücudunuzu daha da yorabilir. Ağır seyreden soğuk algınlığında aşırı egzersizler vücudu zorlayarak daha bitkin ve kötü hissetmeye neden olur. Bu ilave stres iyileşmeyi yavaşlatır veya engelleyebilir. Bu durumda vücudu dinlemek, iyileşmesi için zaman ayırmak ve düzenli egzersiz programına geri dönmek için birkaç gün beklemek, dinlenmek en doğrusu olacaktır. Bağışıklık sistemi zorlanmadığı zaman en etkin biçimde çalışır. Araştırmalar, ortalama bir egzersiz programının solunum hastalıklarına karşı bağışıklık ve vücut direncini artırabileceğini kanıtlıyor. Ancak, bilim adamları tamamen iyileşmeden yapılan yoğun egzersizin kişiyi soğuk algınlığı veya grip gibi viral enfeksiyonlara daha yatkın kıldığını belirtiyorlar. Egzersiz ve fiziksel aktiviteler, sağlıklı kalmak ve kronik hastalıkları önlemek için kişisel eylem planının elbette en önemli parçalarıdır. Düzenli egzersiz genel zindeliği artırmayı sağlar, yani vücudun bağışıklık sistemini, enfeksiyonlara karşı savunmasını kuvvetlendirir. Tabii ki tek başına egzersiz yetmez, beslenmek de çok önemli. Soğuk algınlığı vakalarından çabucak kurtulmak için egzersiz esnasında bolca su tüketmeli, mevsime uygun kıyafeti seçmeli, egzersiz sonrasında ise C vitamininden zengin meyveler, bol limonlu yeşil yapraklı sebzeler tüketilmelidir.
“Sevgi ve Sporla Kalın”