Özdilek
Pınar Pınarlı
Pınar Pınarlı

Kelebek yüzme tekniği

Hiç şüphesiz tüm teknikler içinde göze en hoş görünen yüzme tekniğidir… Bununla birlikte kelebek yüzme, kuvvetli kol ve güçlü ayak vuruşları gerektirir.

30 Mart 2017 Saat: 21:50

Merhaba değerli dostlar, sizlerle bu hafta kendi branşımdan, yüzmeyle alakalı bir konu paylaşmak istedim…

Kelebek yüzme, kurbağalama teknikten geliştirilmiş bir tekniktir.1930’lu yılların başından itibaren gelişmeye başladı.1951 yılında Avrupa’da fazlaca ilgi görmüş ve1953’de FINA (Uluslararası Amatör Yüzme Federasyonu) tarafından resmen kabul edilmiştir. Kelebek tekniğin mucidi olarak yüzücü Jack Sieg ve antrenörü David Armbruster bilinir.

Kelebek teknikte kolların hareketini daha iyi kavrayabilmek için aktif ve pasif evre olmak üzere iki bölümde açıklayabiliriz. Kolun suya girişi ve suyun tutulması evresinde; eller dışa doğru rotasyon yapar. Avuç içleri dışarı bakar şekildedir. Suya önce baş parmak ve parmaklar, daha sonra kol girer. Kolun suyu çekme evresinde; kollar hafif yana açılır ve dirsekten fleksiyon yaparak suyu çekmeye başlar Kollar çekiş sırasında yanlara çok fazla açılmamalıdır. Bu kol çekişinin zayıflamasına neden olur. Çekiş sırasında elleri ve ön kolları en iyi şekilde kullanmak için dirsekler yüksekte tutulmalıdır. Eller ve ön kollar çekişe devam ederek vücudun altına göğüs hizasına kadar gelir. Eller bu esnada neredeyse birbirine değecek kadar yakın durumdadır. Bu noktada hala dirseklerin yüksekte tutulmasına dikkat edilmelidir. Kolun suyu itme evresinde ise; kollar suyu bacaklara doğru iter ve vücudun yanına yaklaşana kadar devam eder. Ellerin suya girişi omuz genişliğinde olmalıdır. Ellerin suya omuz genişliğinden daha geniş açıklıkla girmesi pozisyon ve güç kaybına neden olur. Ellerin suya girişi başparmak ve parmaklarla başlamalıdır. Eller başın önünde ortalama 15cm aralıkla durmalıdır. Kol çekişi vücudu hafifçe yukarıya ve öne götürecek şekilde yapılmalıdır. Ellerin vücudun fazla yanına açılmasına izin verilmemelidir. Aynı şekilde dirsekler de ellerden ve parmaklardan önce harekete başlamamalıdır. Çünkü bu da güç kaybına neden olacaktır. Kolların hareketi dışarıdan bakıldığında tıpkı bir kum saati çizer şekildedir.

Bu teknikte kullanılan ayak vuruşu: dolfin yani yunus vuruşu olarak adlandırılır. Çünkü ayaklar tıpkı bir yunusun kuyruğu gibi tek parça halinde, eş zamanlı hareket eder. Dolfini iki evrede açıklayalım: Aktif hareket; Hareket kalça ekleminden yapılır. Dizlerin bükülmesi ile birlikte, üst bacak suya iner ve ayak parmak uçları sivri olarak içe doğru rotasyon yapar. İlerlemenin gerçekleşebilmesi için, alt bacak bir kırbaç hareketi yapar. Bacakların eş zamanlı hareket etmesi gerekir. Pasif hareket: Bacaklar düzeldikten sonra gevşek bir şekilde yukarıya kaldırılır. En etkili yüzme şekli; her kol devrine iki ayak vuruşu yapılması şeklindedir. Bunlardan birinci ayak vuruşu, ellerin suya girişinden hemen sonra yapılır. Bu durumda vücut suya direnç göstermeyecek ve ayak vuruşundan yararlanacak biçimdedir. Aynı zamanda vücudun ileri doğru hareketine ve kolların çekişine kolaylık sağlar. İkinci ayak vuruşu yani dolfin, kol çekişinin sonuna doğru, kolların öne doğru götürülüşüne başlamadan hemen önce yapılır. Bu, kalçaları yukarı ve su yüzeyine kaldırdığından vücudun suya direnç göstermeyecek pozisyonda tutulmasına yardımcı olacağı için önemlidir, aynı zamanda başın ve omuzların su yüzeyine yükselmesine yardımcı olarak nefes almaya avantaj sağlar. Eğer ikinci ayak vuruşu yapılmazsa kalçalar alçalır yani suya batar ve yüzmek zorlaşır.

Kelebek yüzmede de tıpkı kurbağalama teknikte olduğu gibi nefes alıp verme, başın yukarıya kaldırılması ile gerçekleşir. Ancak bazı yüzücüler yandan nefes almayı tercih ederler. Nefes alma zamanı kolların aktif hareketinin bitiminde meydana gelir. Bu hareketi tamamlarken yüzücü ileriye doğru nefes almalıdır. Kolları geri alma hareketinin ikinci yarısında baş tekrar suya girmelidir. Kolu suya girerken yüzücü aşağı doğru bakar. Bu zamandan daha erken ya da daha geç nefes almak çekişin etkisini, dolayısıyla hızı önemli ölçüde azaltır ve vücut pozisyonunu bozar.

“Sevgi ve Sporla Kalın”

YORUMLAR Üye Girişi

 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
Bu Yazıya 1 yorum yapılmıştır
Medeni AVCİL 09.01.2016 23:02
Bitlis Arı Yetiştiricileri birliği Başkanı olarak Birliğimiz üyesi olan ve arıcılık etiğine uygun olarak üretim yapan çardak ailesi ve kehribar balı bu başarılarından dolayı tebrik eder başarılarının devamını dilerim.
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

“Günde 10 Bin adım” Bir Efsane mi…?24 Ocak 2019 Saat: 20:34
1960’larda “günde 10 bin adım”ın sloganlaşmasından yıllar sonra, bu terim yeniden gündemimizde…
Erken Yaşta Spor?14 Aralık 2018 Saat: 20:55
“Katılım evresinde çocuklar, mümkün olduğunca çeşitli spor dallarıyla ilgilenmeli ve spor için çok yönlü gelişimleri amaçlanmalıdır
Sporun propaganda gücünün farkındaydı…16 Kasım 2018 Saat: 22:22
1923’ te Cumhuriyeti ilan etti, bir yıl sonra 1924’ te Paris Olimpiyatına katılmamızı sağladı.
Yüzme ve Su İhtiyacı…6 Ekim 2018 Saat: 00:02
Yüzme, diğer spor branşlarına kıyasla sakatlık riskinin en düşük olduğu spordur.
“Spor yapmak pek çok ruhsal bozukluğa da iyi gelir…25 Mayıs 2018 Saat: 00:19
Dedikoduya, düşmanlığa, kötülüğe, ayak kaydırmaya vakti kalmaz insanın…”
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat