Limon Soslu Tavuk

Ormanlık ve yüksek yerlerde yaşayan tavuğun evcilleştirilmesinin yaklaşık M.Ö.2000 li yıllar olduğu sanılıyor. İlk olarak Hindistan ve Çin’de yetiştiriciliğinin yapıldığını öğreniyoruz bilgi edindiğim kaynaklardan.  Bazı kaynaklar ise M.Ö 3000 yıllarında Mısırda evcilleştirilmiş tavuk izlerine rastlandığını söylüyor. Kimilerine göre ise Çin’de yetiştirilip Rusya’da yaşayan göçebe kabileler tarafından, kimilerine göre ise İran dan yetiştiriciliği öğrenen Mezopotamya ve Yunanistan aracılığı ile Avrupa’ya yayıldığı inanışı hâkim.

      Yine insanların M.Ö 1000 yıllarında tavuğu kutsal saydıklarını, yenmesinin yasak olduğu ve sadece dinsel törenlerde adak olarak sunulduğu, daha sonraları bütün dinlerin kabul etmesiyle beraber yiyecek olarak tüketilmeye başlandığı bilgisine rastlıyoruz.

      Ve yine Müslümanlıktan önceki Türklerde kullanılan takvimlerden birinin on iki yıllık hayvan takvimi olduğunu, onuncu yılın da Tavuk Yılı sayıldığını öğreniyoruz ki etkilerinin halen Erzurum, Sivas, Erzincan, Artvin ve çevresinde oynanan halk oyunlarındaki figürlerde görmek mümkün. En yaygın ve en eski oyunlardan olan Tavuk Barı çömelip kalkarak çok zor tavuk figürlerin sergilendiği bir oyun. Eski Türklerde Tavuk yılı olması ve bu oyunun törensel havada geçmesi nedeni ile totemcilik kalıntıları taşıdığı da kabul edilen düşünceler arasında sayılıyor.

      Avrupa’ya yayılmadan çok önceleri Sümerlerin kral kuşu dedikleri tavuk, şölenlerde ana yemek olarak sunulduğunu öğreniyoruz. Daha sonra Avrupa’da fiyatı oldukça yüksek olan tavuk zenginlerin sofralarını süslemiş uzun yıllar. 1600’lü yıllarda giderek yetiştiriciliği artmış ve fiyatlarda düşüş olmuş da nihayet halkın da sofraları da bu ete kavuşmuş.

         Şimdi birçok tavuk cinsiyle karşı karşıyayız ama asıl atalarının halen Malezya ve Cava da yaşayan tavuklar olduğu söyleniyor. Yine Hindistan da yaşayan Boz Yaban Tavuk da şimdiki tavukların atası sayılıyor. Bu yabanıl tavuklar kümese kapatılsa dahi yılda 30 yumurta verebildiklerinden olacak ki uzun yıllar nasıl daha çok verim alabiliriz diye çabalamış insanoğlu. Nihayetinde ırkları karıştırarak yeni tavuk cinsleri elde etmişiz. Bununla da yetinmeyip kümeslere kapatmışız. Aman hareket etmeyin yağlarınız erimesin daha çabuk büyüyün ve bol yumurta verin diye emretmişiz. Bunun sonucunda hormonları ve antibiyotikleri dayamışız zavallı tavuklara. Onlardan kendimize. Şimdi serbest dolaşan tavuklara hasret kalmışız. Bazı yerler köy tavuğu ya da serbest dolaşan tavuklar satmaya başladı artık. İşte bu tavuklardan birini bulabilirseniz eğer, bugün anlatacağım limon soslu tavuğun oldukça doyurucu ve bir o kadar da lezzetli olması nedeni ile seveceğinizi düşünüyor ve denemenizi tavsiye ediyorum.  Şimdi;

Malzemeler:

4 adet uzunlamasına yaprak gibi kesilmiş göğüs eti (tavuk)

1/2 limonun suyu

2 yemek kaşığı zeytinyağı

1 adet küçük soğan (irice doğranmış)

1 adet sarımsak

Tuz

1 çay kaşığı karabiber

1 çay kaşığı kırmızı pul biber

½ çay bardağı süt (arzuya göre)

         Kızartmadan önce;

2 yumurta

1 çay bardağı un(isteğe göre beyaz veya esmer)

2 çay bardağı kadar mısır unu( galeta unu da güzel oluyor)

Kızartmak için

2-3 çay bardağı kadar sıvı yağ

1 yemek kaşığı tereyağı

Yapılışı:

Tavuk etlerini yıkayıp süzün. Çukur bir kapta limon, zeytinyağı, süt, tuz, pul biber, karabiberi karıştırın. Doğradığınız soğan ve sarımsağı ekleyip tavukları bu sosun içine alarak iyice karıştırın. Kapalı bir kap içerisinde buzdolabında en az bir saat bekletin. Hafif çukur bir kaba yumurtaları kırın, az tuzlayarak iyice çırpın. Başka bir tabağa ise mısır ununu ya da galeta ununu koyun. Başka bir tabağa ise normal beyaz ya da esmer unu koyun. Tavaya kızartmalık yağı koyarak ocağı yakın. Tavuk etlerinin her bir dilimini önce normal una, sonra yumurtaya, en son mısır ya da galeta ununa bulayarak kızgın yağa bırakın. Bir tarafı kızarınca diğer tarafını çevirin. Her iki tarafı da kızaracak şekilde piştikten sonra havlu kâğıt yaydığınız bir tabağa alın. İster salata eşliğinde ister pilav üstünde servis yapın.

 Afiyet olsun.