Karamürsel’den İlimtepe’ye, Şekerpınar’dan Kandıra’ya kadar Kocaeli’nin kültür mozaiği KO-MEK’te yansıma buluyor. KO-MEK el sanatları kurslarında, geçmiş kültürümüzü yansıtan birçok ürün, tekrar işlenerek yeni teknikler ile harmanlanarak modernize ediliyor.

SANDIKLARDAN ÇIKAN TARİH

Kandıra KO-MEK Kurs Merkezi’nde eğitim alan kursiyerler de, ünü ülke sınırlarını aşmış Kandıra Bezi’ni sandıklardan çıkartarak tekrar işliyor. Yok olmaya yüz tutmuş bir kültürü tekrar yaşatmak isteyen kursiyerler, köy bezi diye adlandırdıkları Kandıra Bezi üzerine farklı işlemeler yapıyor. Usta Öğretici Nermin Erdemir eşliğindeki 20 kursiyer ‘Basit Nakış İğne Teknikleri’ alanında eğitime devam ediyor.

50-100 YILLIK BEZLER

Tohumları toprağa ekilen kenevirden başlayarak, büyük emekler sonucu ortaya çıkan bu bezler, Kandıra’lı KO-MEK kursiyerleri tarafından sanat eseri haline getiriliyorlar. Kursiyerlerden Muazzez Veyisoğlu da annesinden kalan 50-100 yıllık bezleri işlediğini söylüyor. Kendisinden sonra ,çocuklarının da bu kültürü yaşatmasını istediğini sözlerine ekliyor.

TARİHİ ESER GİBİLER

Dört yıldır kurslara katılan Faize Sibiç, Kandıra bezi hakkında şunları söylüyor: “Kandıra bezlerini ananelerimizin babaannelerimizin sandıklarından çıkartarak işliyoruz. Bu bezlerin üzerine işlemeler yapıyoruz. Yüz iki yüz senelik bezler bile çıkabiliyor anneannelerimizin sandıklarından. Bu bezler tarihi eser gibidir, çok değerlidir”

KAYINVALİDEM İÇİN İŞLİYORUM

1987’den beri Kandıra’da yaşayan, üç çocuk sahibi olan Fikriye Er, bu yıl kendisine zaman ayırarak KO-MEK’e katıldığını söylüyor. Köy bezlerini işlediği için çok mutlu olduğunu söyleyen Er, “Kayınvalidem de çok seviyor bu bezleri ve köylerden getiriyor, ben de onun için işliyorum. En az 40, 50 senelik bir tarihi işliyoruz. İnşallah güzel şeyler ortaya çıkartabiliriz” diyor.