Kocaeli Dersimliler Derneği Başkanı Ruhi Çelik ve dernek üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen açıklamada 4 Mayıs 1937'de Bakanlar kurulu kararıyla Dersim'de 'Tedip ve Tenkil Hareketi' adı altında başlatılan etnik temizleme uygulaması, günümüzde hala travmatik etkileri devam ettiği öne sürülerek kınandı.

"DERSİM'İN KANAYAN YARASI"

Dernek başkanı Ruhi Çelik Dersim'in kanayan yarası olarak ifade ettiği bu olayı şu sözlerle anlattı: "Dersim halkının belleğinde en ağırlıklı yeri tutarak, yüreklerde teselli kabul etmez bir şekilde kanamaya devam eden bu toplumsal yara, siyasi herhangi bir itmeye gerek kalmaksızın, doğal bir arşivde nesilden nesile sessizce ama kuvvetle aktarılıyor. Bu hareketin icra edilmesinde başvurulan ölçü tanımaz şiddet, gerek Dersim'de varolduğu ileri sürülen asayişisizlikle gerekse de devletin, Dersimle kökeni tarihe ve inanca dayanan husumetinin derecesiyle bile asla orantılı olmamıştır. Sadece bu orantısızlığın kendisi bile, devletin asıl niyetini sorgulamaya mahal vermeden açığa vurmaktadır."

1938'DE YAŞANANLAR ANLATILDI

Çelik, 1938 yılında yaşanan olayları da şu şekilde anlattı: "Anadolu'da resmi terminolojiye uymayan halklara karşı işlenen suçlar zincirinin son halkası Dersim'de kürt, alevi, kızılbaş kırımı olmuştur. Dersim'in yaşam kaynakları, insanıyla birlikte, yerinde ve sonsuza kadar etkisiz kılınmak kaydıyla ateşe verilip, ele geçirilenler göçertilmiş ve topraklarına dönüşleri yine kanunla yasaklanmıştır. Çocuklar, bilhassa da kız çocukları, ailelerinden koparılarak başta subay olmak üzere, çeşitli sınıflardan ailelere, adeta ataerkil-ganimetçi Türk geleneklerine uygun olarak dağıtılmışlardır. Yaklaşık 2 yıl süren bu askeri operasyonlar, geride tarihe Dersim Tertelesi olarak geçecek büyük bir yıkım bırakmıtır. "

'DERSİM' İSMİ İADE EDİLSİN

Dersim Tertelesi'nden dönemin tüm yetkililerinin sorumlu olduğunu söyleyen Çelik, Dersimliler olarak beklentilerini şu şekilde açıkladı: "4 Mayıs'ta mumlar, Dersim kırımında yitirdiklerimiz için yakılacak. Biz Dersimliler 4 Mayıs'ın resmi olarak "Dersim 38 Tertelesi'ni Anma Günü" ilan edilmesini istiyoruz. Dersim Tertelesi'nde yer alan pek çok sembol isim gibi Sabiha Gökçen ismi de değiştirilsin. Ayrıca "Dersim" ismi iade edilsin. Dersim halkından resmi özür dilensin. Sürgünler, kayıplar ve evlatlık alınan çocukların listesi açıklansın. Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yeri açıklansın.Dillerimize ve Kızılbaş Alevi inancımıza özgürlük istiyoruz. Munzur'daki baraj projeleri iptal edilsin."

"UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ"

Vicdanın yok olmadığını zalimlere, egemenlere inat haykırdıklarını söyleyenRuhi Çelik, "Yitirdiğimiz canları anıyoruz. Bu topraklarda yatan kefensizlerimize, yolumuzu aydınlatan meşalelerimize yüzümüzü dönüyoruz, ikrar verenlerin yolundayız" dedi. Dersim 38 Tertelesi'nde katledilen insanların anıları önünde saygı ile eğildiklerini, kırımı uygulayan, gizleyerek suç ortaklığı yapanları şiddetle kınadıklarını belirten Dersimliler "unutmadık, unutmayacağız" şeklinde sloganlar attılar.