Birçok kitabı olan, seminer ve eğitimlerden tanıdığımız Cengiz Alkış dün Özdilek teydi. Cengiz Alkış Özdilek personeline ''İletişim ve Hayatımız'' konulu seminer verdi.seminere katılım yoğundu, seminerde renklere göre kişiliklerin anlatımında Tiyatro oyuncusu Ufuk Kaplan eşlik etti.
PEMBE KİŞİLİKLER
       Kitapta yer alan bilgilere göre, pembe kişiliklerin temel karakteristiği ‘önde olma, gündemde kalma’ isteği. Spotların onları göstermesinden keyif alan pembe kişilikler olaylara da genelde iyimserbir çerçeveden bakıyorlar.
       Çoğu zaman renkli giyinen, hobileri olan ve meraklı insanlar, yaratıcıkişiler olan pembe kişilikler, kolay iletişim kurabiliyorlar. Abartılıel-kol hareketleri, yüksek sesle konuşma ve gülme, değişken ruh hali, sosyal olma, canlılık, eğlendirici ve esprili kişilik ve günü yaşama pembe kişiliklerin diğer özellikleri arasında yer alıyor. Örnek: Barış Manço, Adile Naşit, Aysel Gürel, Sakıp Sabancı.
      
MOR KİŞİLİKLER
       Mükemmeliyetçilik ve olumsuzlara çok odaklanmak mor kişiliklerin temel karakteristiğini oluşturuyor. Uyumlu ve düzgün giyinen mor kişilikler, oldukça düzenli, planla, idealist ve detaycı bir kişiliğe sahip oluyorlar. Örnek: Rahmi Koç, Hulki Cevizoğlu, Erol Evgin.
      
KIRMIZI KİŞİLİKLER
       Kırmızı kişiliklerin temel karakteristiğini gücü sevmesi, agresiflik, asabiyet ve gerilim oluşturuyor. Mücadeleci, iddiacı ve işkolik olan kırmız kişilikler enerji yolu,yarışmayı seven ve hırslı insanlardan oluşuyor. Kazanmayı seven kırmızılar, genellikle konuşmalarında işaret parmaklarını kullanıyorlar. Örnek: Recep Tayyip Erdoğan, Fatih Terim, Deniz Baykal, Kadir İnanır.
      
BEYAZ KİŞİLİKLER
       Sakinlik ve uzlaşmayı tercih eden bir yapı beyaz kişiliklerin temel karakteristiğini oluşturuyor. Bir toplulukta en az dikkati çeken grubu oluşturan beyaz kişilikler, çok nadir heyecanlanıyorlar. İşlerini sakince ve çevresinezarar vermeden yapan beyazlar, alçak sesle konuşuyorlar ve daha çok dinlemeyi tercih ediyorlar. Hiçbir sivri tarafı bulunmayan beyazların ince zeka ürünü espriler yapıyorlar. Örnek: Bülent Ecevit, Yıldırım Akbulut, Ahmet San.
  
Eğitim sonunda Cengiz Alkışı kendinden bahsetti. 1964 yılında Ankara’da doğan ALKIŞ, koyu bir Galatasaray taraftarı olmasına rağmen oğullarının ismini Bartu ve Can koydu. Bu durum Fenerbahçe’ li arkadaşlarının ona takılmaları için bir numaralı malzemeleri oldu. Tüm öğrenim hayatı Ankara’da geçti. Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi’ndeki öğrenimiyle birlikte çalışma hayatına girdi. Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve Sanayi Bakanlığı’nda çalıştıktan sonra farklı ve kişiliğine uygun iş yaşamı arayışlarıyla 1990 yılında satış temsilcisi olarak özel sektöre geçti. Roche Müstahzarları San. A.Ş.’ de Satış Temsilciliğinin ardından Takım Yöneticisi ve Bölge Müdürlüğü Wyeth İlaçlarında Satış Müdürü ve İnterfarma A.Ş.’de Genel Müdür Yardımcılığı görevlerinde bulundu.
          Çalışma hayatının içindeyken “kendimi daha iyi nasıl geliştiririm” sorusuna yanıt ararken 1992 yılında DKD (Düşün Konuş Dinle) Derneğinde Nüvit OSMAY ile tanışması bu yolu bulmasını sağladı. Ondan çok etkilendi. Bu tarihten sonra “kişisel gelişim “ konusunda çalışmalarını hızlandırdı. Bu birikimlerini 2000 yılından itibaren “kurumsal gelişim” ile de birleştirdi. 2007 yılından itibaren danışman ve eğitmen olarak onlarca projenin içinde bulundu. 
          Temel felsefesi olarak benimsediği  “insan gelişebilir” ve “kurumlar değişir” , bu düşüncelerini “26.Kilometre” ve  “İnsan Tanıma Kılavuzu” isimli kitaplarıyla okurlarıyla paylaştı.  “Hayatımın gülen yüzü” olarak tanımladığı CAN’ı  ve BARTU’su ile iletişim, gelişimi ve mutluluk üzerine çalışmalarına devam ediyor.