Rana Sinem Siklon

2023’e yaklaştığımız son günlerde herkesin birbirine sorduğu soru “O sene bu sene mi” sorusuydu.

Asgari ücrete yapılan “ 8506 TL’lik devasa” zam en düşük aylığı 3500 TL olan emekliyi de umutlandırıyor belki de “Maaşım en azından 5500 TL olsa” diye aklından geçiriyor

Sizin ülkenizde gayri resmi bilim adamlarının ölçtüğü enflasyon yüzde 170’e sizin emrinizle açıklanan enflasyon oranı yüzde 80’lere çıkmış olsa, işsizlik tarihi rekorlar kırmış, pahalılık ayyuka çıkmış olsa

Gündemin en önemli maddesi şüphesiz ki CHP’nin dün yaptığı “İkinci Yüzyıla Çağrı” toplantısı.

Cumhur İttifakına bireysel katılımlar da önemli. Hatta esas önemli olan katılımlar bireysel katılımlar.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “yerli ve milli ittifaka” Meral Akşener’i de çağırınca hafta sonu da olsa yazmadan duramadım açıkçası …

AKP ne kadar cesur bir hamle yaptı değil mi?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün Türkiye’nin Yüzyılı programını açıkladı.

Recep Tayyip Erdoğan ve Kemal Kılıçdaroğlu iki yağlı güreşçi pehlivan gibi birbirlerine el ense çekiyorlar.

Ortalama bir Türk seçmeni oy kullanırken neye göre oy kullanır? Dünyada farklı demokrasilerde bu standart neye göre belirlenir? Ölçüm yöntemi nelerdir sizce?

Altılı masanın toplantıları başlarda büyük bir heyecan oluşturmuştu. O ilk fotoğraf karesini hatırlayın; altı lider bir araya geliyor, yan yana poz veriyorlar.

İktidar partisi yargıyı rakiplerini temizlemek için kullanıyor, muhalefeti bastırmak için kullanıyor,

İktidar partisi bir süredir somut seçim yatırımları yapıyor, hepimiz izliyoruz. Bu sefer piyangodan sosyal konut çıktı. Torbadan sosyal konutlar gibi uzun vadeli uygun fiyatlarla otomobil çıkar mı bilinmez

Siyaset gündemi alışılmışın dışında bir tempoyla ısınmaya devam ediyor. Bunu sadece dikkatli bakıp görebilen gözler yorumlayabilecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ekonomiyi düzeltmekten vazgeçti sanırım.

Geçmişte bir uluslararası ilişkiler öğrencisine “Türk dış politikasının temel hedefleri nelerdir” diye sorsanız

Kolumun kırık olması ve hemen ardından yakalandığım Covid nedeniyle uzun süre ara verdiğim yazılarıma başlamanın tam zamanı.

Bugün sadece bir deneme yazısı yazayım dedim.

Milyarlarca dolar rezerv çok düşük rakamlardan ve çok düşük kurlardan bozuldu, piyasaya sürüldü.

Canan Kaftancıoğlu’na siyasi yasak getirildi.

Kemal Kılıçdaroğlu’nu linç etmeye çalışan vatandaşlara ödül gibi cezalar verildi.

Dünyada ülkesine en çok sığınmacı kabul eden ve ülkesinin sınırlarını kontrol edemeyen lider kim diye sormama gerek yok.

Bugün bayramın ikinci günüydü ve kendime göre evde dinleniyordum. Taa ki Metropoll Nisan ayı verilerini açıklayıncaya kadar.

Bu hafta yoğun olduğumdan Çarşamba günkü yazımı yazamadım. Günlük olayları izlerken dün Ali Babacan’ın açıklamasıyla karşılaştım.