Özdilek

Röportaj

Mobilyacılık oyuncak haline geldi

Baba mesleği olan mobilyacılığı layıkıyla sürdüren bir isim olan Seta Hazır Mutfak'ın sahibi Selçuk Taşkan, mobilya sektörünün vasıfsız ve kalitesiz insanların elinde oyuncak haline geldiğini dile getirdi

3 Aralık 2016 Saat: 21:04
Mobilyacılık oyuncak haline geldi
Mobilyacılık oyuncak haline geldi
Selçuk Taşkan, sanatkar bir aileden geliyor. Baba mesleği olan mobilyacılığı uzun yıllardır sürdürüyor.
Gençliği ve çocukluğu İzmit'in en eski mahallesi olan Çukurbağ'da geçti.
Eskiden İzmit'te insanlar arası dayanışmanın güçlü olduğunu dönemler en güzel hatıraları arasında.
Eski İzmit'in Yenidoğan ile Baç arasından ibaret olduğunu olduğu o güzel yılların tanığı.
Ülkemizin mobilya sektörünün en büyüklerinden olan Seta Hazır Mutfak'ın sahibi Selçuk Taşkan, gençlere de tavsiyelerde bulundu.
Bu işi layıkıyla yapacak mobilyacıların yetişmediğini söyleyen Taşkan, gençlerin okuyup mezun olduktan sonra bakkal çıraklığı yaptığına değindi.
Taşkan'ın şu cümleleri ise olayı özetlemeye yetiyor: "Yöntemi olan topal, yöntemsiz koşandan daha fazla yol alır."
-Kendinizden bahseder misiniz?
1945 tarihinde Kayseri'de dünyaya geldim. 3 aylıkken İzmit Çukurbağ Mahallesi'ne yerleşiyoruz. O günden beri İzmit'teyiz. 
Babam Sanat Enstitüsünde mobilya öğretmeniydi.
Annem de öğretmendi ama annem bizimle ilgilenmek için mesleğini icra edemedi. 
-Çocukluğunuzun ve gençliğinizin İzmit'i nasıldı?
İzmit'in en güzel günlerini yaşadık. Çok güzel dayanışmalar vardı. Oturmuş olduğumuz evin kapıları 
hiçbir zaman kapalı değildi. Komşunun buzdolabını açar su içerdik, meyvesı varsa meyvesini yerdik. 
Komşuluklar, dostluklar, arkadaşlıklar çok önemliydi.
Tabi bu bahsettiğimiz 1950’li seneler.
Ben İzmit Sanat Okulu'ndayken 1 Mart faciası oldu. Çok arkadaşımızı kaybettik.
Fethiye Caddesi'nde turşuculuk yapan ağabeyimizin kızı Kadriye, Gölcük Donanma Komutanlığı'nın 
sinemasında 'Harp ve Sulh' filmini izlemek için vapura binmişti.
Kadriye gibi o filmi izlemek için buradan giden birçok öğrenciler hayatlarını kaybetti.
İzmit'te bizim gençliğimizde pişmaniye geceleri yapılırdı. Tıp baloları, hukukçular baloları olurdu. 
Kocaeli Yüksek Öğrenim Derneği organize ederdi.  
Ortaya bakır tepsi konulurdu. Pişmaniye çekmek için para verirlerdi. Tabi bu parayı KYÖD'e yardım amacıyla verirlerdi.
Kocaeli Yurdu diye yurt kuruldu İstanbul'da. 
Şimdi de KYÖD pişmaniye geceleri yapıyor ama sesini duymuyoruz. 
-Mobilya sektörü ne durumda?
Sanat Enstitüsü'nde mobilya bölümünde okudum. O zamanlar talep vardı fakat şimdilerde bu mesleğe yöneliş pek olmadı. 
Ben de bu mesleği çok sevdim.
Firmamızı Türkiye'de mobilya sektöründe 2 kere üst üste Avrupa Kalite Ödülü alacak boyuta getirdim.
Ama İzmit'te kalite belgen varmış kimsenin umurunda değil
Sorulan tek şey var zanaatı, özellik, nitelik değil fiyatı kaç lira...
Hazır mutfak denilen sistemi Türkiye'ye ilk ben getirdim. Hazır mutfağın öncüsüyüm. 
Kullandığım malzemelerin kanserojen madde içermemesine çok dikkat ediyorum.
Firmamda toplu iğnenin ucu kadar bile kimse kanserojen madde bulamaz. Bunda hiç bir zaman taviz vermedim, vermemeye devam ediyorum.
Bir tabir vardır, düşünce kalitede başlar. 
Aileler çocuklarını mobilyacı yapmak istemiyorlar.  Mesleğimiz vasıfsız ve kalitesiz insanların elinde oyuncak haline geldi.
Aileler onları görüyor ve benim çocuğumda böyle mi olacak diye mobilya kısmına göndermiyor.
Bakan Fikri Işık'a bu konuyu ilettim. O da gerekli talimatları verdi şimdi beklemedeyim. Araba ve çimento sektörü gelişiyor ve sadece bunlar geliştiği için
gençler nerede ve hangi mesleğe yöneleceklerini bilmiyorlar. Mezun oluyorlar ama bakkalda çıraklık yapıyorlar. Çünkü onlarla ilgili öneri yok.
gençlere şunu söylemek istiyorum; yöntemi olan topal, yöntemsiz koşandan daha fazla yol alır.
-Ticaret Odası ile Sanayi Odası'nın en eski üyelerinden birisiniz...
Ticaret ve Sanayi Odası eskiden beraberlerdi. Ben de oranın üyelerindenim. 50 yıla yakın üyeliğim devam ediyor.
Bizim firmamız Sanayi Odası'nın kurucu üyesidir. Her iki odanın da şu ana kadar bana sağladığı birşey görmüyorum. Sadece aidat zamanında
bana mektup gelir. Bakkala gidiyorsun para veriyorsun ekmek alıyorsun. Bunlar para veriyorsun hiç birşey alamıyorsun.
Meslek komitesinde de görev aldım ama toplantılar yapılmadı. 
Selçuk Taşkan ile yaptığımız söyleşinin tamamını videodan izleyebilirsiniz...

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Habere Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Haberi Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat