Özdilek
İlker Özben
İlker Özben

Seçimlerde Siyasi Partilerin Ekonomi Programı Önemli Mi?

Türkiye’de 2002 den beri yapılan bütün seçimlerde Adalet ve Kalkınma Partisi hep birinci parti olarak çıkmayı başarıyor.

12 Mayıs 2017 Saat: 16:06

Bu başarının ardında karizmatik lider’in varlığı çok öne çıkan bir faktör olmasına rağmen, değişik sosyo/kültürel yapılara sahip kitlelerin de (Ortalama % 40-50 arası  bir seçmen kitlesinin) oy vermede tercih ettikleri gerçeği ortadadır.

 AKP. nin çekirdek kadrosunu oluşturan yöneticilerin önemli bir kısmının geldikleri yerin (Milli görüşçü/aşırı muhafazakar) belli bir kitle tarafından yaşam biçimi tehdidi olarak algılanması, muhalif bir bloğun varlığına neden olmakta (Takriben % 25 lik bir seçmen kitlesi) bu da, ana muhalefet partisinin temelini oluşturmaktadır.

  Geri kalan % 25 lik bölüm ise, ana ekseni muhafazakarlık olan Milliyetçi Muhafazakar seçmen tabanına sahip partiler ile etnik ayrımcılığı savunan parti arasında bölüşülüyor.

Kabaca yapılan bu seçmen tercihi analizinden sonra, başlıktaki soruya olumsuz  yanıt vermek mümkün gözüküyor. Yani Türkiye’deki seçimlerde, siyasi partilerin ekonomi programına filan pek bakılmadığı ortaya çıkıyor.

Acaba durum gerçekten de böyle mi?

   Son genel seçimler öncesi ana muhalefet partisi CHP. nin oldukça iyi hazırlanmış bir ekonomi programı yazılı ve görsel medyada epey ses getirmişti. Ekonomik büyümeyi üretime dayandıran, sosyal harcamalara borçlanmadan kaynak yaratması beklenen CHP.nin bu ekonomi programıyla büyük başarı kazanması bekleniyordu. O kadar ki, iktidar partisi AKP ile diğer muhalefet partileri MHP ve HDP. bile CHP.nin bu ekonomi programını kopya ederek seçmenlerine vaatlerde bulunuyorlardı. Dar gelirli kesimleri rahatlatması beklenen, kısaca ‘’Refahın yaratılması ve paylaşılması’’ diye tanımlanabilecek ekonomik yapılanmaya geçileceği beklentisi toplumda heyecan yaratmıştı. Hatırlayalım: Türkiye’nin belli coğrafi noktalarında kümelenmeyi sağlayan üretim merkezlerinin oluşturulması ile istihdamın geliştirilmesi ve ekonomik büyümenin sağlanması, ortaya çıkacak gelir artışıyla  emeklilerin maaşlarının arttırılacağı, sosyal yardımların daha da genişletileceği, vb. gibi söylemler parti sözcülerinin en çok tercih ettikleri propaganda konuşmalarının temelini oluşturuyordu.

   Bu konudaki fikri mülkiyet hakkı,  sosyal demokrat Cumhuriyet Halk Partisi’ne ait olmasına rağmen, dindar/muhafazakar parti olan Adalet ve Kalkınma Partisi, bunların uygulanacağı güvencesini seçmene daha iyi vermeyi başardığı için olsa gerek, toplumun siyasi tercihini kendilerinden yana kullanmasını sağlamış ve bu şekilde % 50 civarı oy almayı başarmıştır. Aksi taktirde, bu siyasi partinin geleneksel ideolojik temelli oy oranı bunun çok gerisindedir.

Sonuç olarak;

Her ne kadar seçmen, partilerin ekonomi programlarıyla ayrıntılı olarak ilgilenmiyor gözükse de, esas belirleyici tercihin nedeni ekonomik vaatler olduğu ortaya çıkıyor. Ancak, seçim sonuçlarına bakıldığında,  vaatlerin uygulanabilirliğinin, iktidar partisiyle mümkün olabileceğinin var sayıldığı anlaşılıyor.

geniş halk kitlelerine anlatamamanın sıkıntısını yaşıyor.

Bunu başardığı taktirde, ‘’Dar gelirli, vahşi kapitalizmin baskısı altında ezilen, daha ziyade emeğini kiraya vererek yaşamını sürdürmeye çalışan geniş halk kesimlerinin ‘’ siyasi anlamda gerçek temsilcilerinin kendileri olduğunu ifade ederek tercihlerini kazanmaları gerekiyor.

Eğer bu yapılır ve başarı sağlanırsa, Türkiye’de ortaya çıkan bu garip ve anlaşılmaz seçmen tercihi hatalarının olmayacağını var sayabiliriz.

Kanaatimce bu noktada suçu seçmende değil, kendinde aramak ve hataların nerelerde yapıldığını iyi teşhis edip doğru politikaları  oluşturmak daha gerçekçi olacaktır.

Umarım önümüzdeki süreçte Cumhuriyet Halk Partisi bunu başarır ve ezici çoğunluğu oluşturan dar gelirli seçmen doğal olarak doğru tercihini kullanır.

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

Paradan para kazanmak1 Şubat 2024 Saat: 17:17
Türkiye’de özellikle son birkaç senedir ‘’PARADAN PARA KAZANMAK’’ oldukça cazip ve kazançlı hale geldi.
Orta sınıf yok oluyor21 Nisan 2022 Saat: 20:56
Türkiye’de Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren ağır ağır oluşmaya başlayan orta sınıf özellikle 1970 li yılların başında kısa süreliğine iktidara gelen sosyal demokrat Ecevit Hükümetinin iş yaşamında, çalışanların lehine
TOGG. eleştirilsin ama alay konusu edilmesin!24 Temmuz 2020 Saat: 19:10
Geçtiğimiz günlerde Bursa/Gemlik’te temel atma töreni yapılan TOGG markalı elektrikli yerli otomobil üretimi hayal olmaktan çıkıp üretim aşamasına yaklaşılırken, çok acımasız ve de alay ifadeleriyle dolu eleştirilerle karşılaşıld
Kanal İstanbul’a karşıyım, yerli otodan yanayım!30 Aralık 2019 Saat: 20:16
Ben AKP iktidarına karşıyım, 17 yıldır bu partiye hiçbir seçimde oy vermedim.
ÇELİŞKİLER VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ…22 Temmuz 2019 Saat: 14:31
19 Temmuz 2019 tarihli bazı Ulusal gazetelerimizin ekonomi sayfalarında çıkan iki haber röportajla ve eğitim sayfalarında çıkan bir başka haber, tam bir çelişkiyi ortaya koyuyordu.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat