Kocaeli Baro'undan'‘Çocuk Koruma Sistemine Dair Değişiklik Önerileri’ raporu

Kocaeli Barosu ile Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatri Derneği’nin hazırladığı ve çok sayıda meslek örgütü ile dernek tarafından desteklenen “Çocuğun Cinsel İstismarı Suçu ve Bu Suçun Yargılanması ile Çocuk Koruma Sistemine ilişkin Değişiklik Önerileri” başlıklı rapor kamuoyuyla paylaşıldı. Raporda, çocuğa yönelik cinsel suçlara ilişkin Türk Ceza Kanunu’nda yapılması gereken değişikliklere yer verildi. Kanun teklifi şeklinde hazırlanan raporda; cinsel dokunulmazlığa karşı suçun failinin çocuk olmasına ilişkin düzenlemeler, cinsel suç mağduru olan çocukların yargılama sırasında ikinci kez mağdur olmasını önleyici tedbirler ve çocukların erken evlendirilmesine karşı düzenlemeleri aktarıyor.

Raporda, cinsel suçların failinin de mağdurunun da çocuk olduğu durumlardaki güvenlik tedbirlerine dikkat çekiyor. Fail çocuğun cinsel dokunulmazlığa karşı fiili; cebir, tehdit, hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı değil ise eylemi nedeniyle cezalandırılması yerine bu suçlar için özel olarak öngörülmüş, yapılandırılmış ve düzenlenmiş güvenlik tedbiri yaptırımı uygulanması önerilen raporda, “Böylece cinsel dokunulmazlığa karşı suçun hem failinin hem de mağdurunun çocuk olması ve fiilin zora dayalı olmaması haline özgü, onarıcı adalet ilkelerini öne çıkaran bir anlayış sergilenerek, mağdur ve fail çocuğun korunması amaçlanmıştır” denildi.
Bu kapsamda, Türk Ceza Kanunu’nun 31. maddesinde düzenlenen ceza sorumluluğuna dair maddenin, çocuklar bakımından ceza sorumluluğunun başlangıç yaşının 12’den 15’e çıkarılması gerektiği de belirtildi. Cinsel dokunulmazlığa karşı suçun failinin çocuk olması durumunda, mağdur ile fail arasında bir yaş farkı benimsenmesinin gerekli olduğuna işaret eden raporda, bu yaş farkının da üç olması gerektiği kaydedildi.
Çocuklar ikinci kez mağdur edilmemeli
Raporda, çocukların maruz kaldıkları cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile çocuklar tarafından işlenen bu tür suçların soruşturulması ve kovuşturulması aşamasında; çocuğun korunmasını sağlayacak usul önlemlerinin alınması gerektiği de vurgulandı.
Çocuğun ister şüpheli/sanık isterse mağdur olsun, yargılama sürecinin olumsuz etkilerinden korunması ve ikincil mağduriyetinin önlenmesi için alınması gereken önlemlerin yasalarda daha açık ve net şekilde vurgulanmasını sağlayan düzenleme önerilerinin de yer aldığı raporda, çocukların fuhuşta kullanılması suçu ile çocukların pornografik ürünlerde kullanılmasına ilişkin düzenlemelerde de yer alan cezaların artırılması gerektiği ifade edildi.
Evlenme yaşında düzenleme yapılmalı
Türk Medeni Kanunu, evlenme yaşını 17 olarak düzenlerken 16 yaşını doldurmuş kişinin, “olağanüstü durumlarda veya pek önemli bir sebebin söz konusu olduğu durumlarda, kanuni temsilcisinin ve hâkimin izni ile” evlenebileceği ibaresi içeriyor. Bu düzenlemenin çocuğun erken evlenmenin olumsuz sonuçlarından korunması bakımından yeterli olmadığının vurgulandığı raporda, evlenme ehliyeti yaşının 18 olarak düzenlenmesinin önemine dikkat çekildi.