Özdilek
Necdet Güler
Necdet Güler

Çok tehlikeli kalitesizlik

Artık. çok sık duyar olduk: “Benim okuduğum yıllarda, lise mezunları günümüzdeki üniversite mezunlarından daha bilgiliydi.”

7 Temmuz 2020 Saat: 10:32

Çok tehlikeli kalitesizlik

Artık bunun kesinlikle doğru olduğuna inanmaktayım.

Geçen gün okuduğum bir haber beni dehşete düşürdü. Çünkü bu kadarını tahmin etmiyordum. Haber şöyle: “İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı, Türkiye’deki İnşaat Mühendisliği eğitiminin kalitesizliğine isyan etti. Geçen sene devlet üniversitelerinde  40 matematik sorusundan sadece 2 (iki) tanesini yapan, fizikte 14, kimyada 13 ve biyolojide 13 soruda  1 (bir) tam puan alamayan bile inşaat bölümüne girmiştir. Bu kadar yetersiz bilgi ile yetişmiş bir mühendisin sorumluluğunda  yapılacak binaların deprem riskini arttıracağı kesindir”

Bilgi açısından yeterli donanıma sahip akademik personel yetiştirmeden her  ilde, lise açar gibi üniversite açmanın doğal sonucu budur. Bunun bir başka nedeni orta öğretimde olan kalitesizliğin yüksek öğrenime aksetmesidir. Yani balık baştan kokmaktadır.

Durum bu derece vahimdir.

Diplomalı kişinin bilgi yetersizliği, mesleki uygulamaları adeta “at gözlüğü” ile yapabilmesine de neden olmaktadır. Mesleğimle ilgili bir  örnek vereyim: Kişi ağaçlandırma mühendisi olarak görevlidir. Toprak şartlarının uygun olduğu ağaçlandırılacak alanda, doğal olarak yetişmiş, tohum verecek yapıda, kaliteli ağaçlar vardır. Bu ağaçları kestirir, arazinin tamamında toprağı işleterek fidanları diktirir. Ama bir şeyden habersizdir. Yıllarca ormana taban olmuş toprak işlediğinde, yüzeyinden  karbondioksit salınımı olacaktır. Dikilen fidanların, salınan bu   karbondioksiti fotosentezle kullanması için yıllar gerekecektir. (Çünkü küresel bazda ele alındığında, topraklar yaklaşık olarak,  bitki örtüsünün içerdiğinin beş, atmosferde olanın iki misli karbon içermektedir.)

Ağaçlandırma denilince sadece fidan dikmeyi bilen mühendisin topraktan çıkacak karbondioksitten haberi yoktur.

Diğer taraftan bu son derece kötü durumun bir başka nedeni liyakatın önemsiz hale getirilmesidir.  Durum bu olunca bilgi açısından kaliteli oluşun gereği de kendiliğinden ortadan kalkmaktadır.

Bunun sonu “hayra alamet”  değildir. Yüksek öğrenimin bu durumu  nedeniyle yıkım sadece depremle olmayacaktır. Ülkenin, yaşamı ilgilendiren bütün unsurları (Tarım, tıp, eczacılık, inşaat, sanayi, ormanlar, ekonomi, çevre vs) bu durumdan son derece kötü etkilenecektir.

 

 

YORUMLAR Üye Girişi

Bu Yazıya Yorum Yapılmadı. İlk Yorumu Siz Yapmak İster misiniz? 
Lütfen Resimdeki kodu yazınız
 

Kocaeli Haberci Tavsiye Formu

Bu Yazıyı Arkadaşınıza Önerin
İsminiz
Email Adresiniz
Arkadaşınızın İsmi
Arkadaşınızın E-Mail Adresi
Varsa Mesajınız
Güvenlik KoduLütfen Resimdeki kodu yazınız

Yazarın Diğer Yazıları

İzmit'in zehirli havası4 Ekim 2023 Saat: 16:19
28 Eylül 2023 Perşembe günü akşamı Kocaeli Ansiklopedisi'nin tanıtımı nedeniyle Kongre Merkezinde Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen geceye katıldım.
Bitkileri sinirlendirmeyin20 Mayıs 2023 Saat: 19:08
Ne tuhaf başlık değil mi? Ama gerçek ; arada bir sinirlendikleri oluyor!
Batak14 Şubat 2023 Saat: 21:02
Deprem denilince aklıma İzmit’te iki alan gelir.
Çerkeslerin 101 yıl süren savaşı29 Ocak 2023 Saat: 19:35
Çerkes toplumuyla ilgili bilimsel yayınları okuyup irdeleyince bilmediğim birçok şeyi öğrendim ve çok şaşırdım. Üstelik, onların başlarına gelenleri öğrendikçe içim sızladı.
Yürüyen ağaç !22 Ocak 2023 Saat: 10:42
Bunu da duydum; yürüyen ağaç! Şaka gibi.
Tüm Yazıları
DepolamaTaşıma iletme sistemiMerdiven Tırmanma CihazıEngelli merdiven tırmanıcıUluslararası evden eve nakliyatAdaklıklazer epilasyonAnkara evden eve nakliyat